15 Temmuz 2013 Pazartesi

KİTAP: BİRİNCİ DEMET

BİRİNCİ DEMET

1968 de Ankara’da yayınlanmıştır.

SENİNLE
Yağmurlar yağadursun
Islak Kaldırımlara,
Essin rüzgârlar
Delice…
Sokaklarda seller aksa
Kurur bir anda,
Diner fırtınalar
Sen gelince.
Geceler karanlıksa
Kavuşur aydınlığa,
Kaybolur yıldızlar
Seni görünce.
*
DAĞLAR GİBİ
Gözüm yaşlı ağlar gibiyim,
Derdim çoktur dağlar gibiyim.
Kimse bilmez benim halimden,
Pınar oldum çağlar gibiyim.
*
BEN TÜRK’ÜM
Tanrı dağları beni doğurur,
Altay’larda ben yaşarım.
Doğuda Kore, batıda Roma,
Tarihlerde iz iz ben varım.

Dünya topraklarına yer yer,
Kahramanlıklar yazanım.
Bana yan gözle bakanlara
Derin mezarlar kazanım.
*
S…’Ye
Nerede bir gül görsem,
Yanaklarını hatırlarım.
Sonra kiraz dudakların
Gelir de aklıma
Adını sayıklarım.
*
TUTSAKLIK
Bırakın beni bırakın!
Tutsak ellerde yaşamak mı?
Ölmek daha iyi bırakın!
Gideceğim
Gideceğim hür yollarla
Sonsuza değin…
Çözün, bileklerimdeki zinciri
Ayaklarımın bağını çözün!
Ben kendimi yaşamak istiyorum
Kendimi ve anılarımı,
Bırakın beni bırakın!
*
HER SABAH (1)

Her sabah bana bir can gelir,
Bir ömürle bin heyecan gelir.
Ve Allah’a açılırken ellerim,
Bu sabahlarım hiç bitmesin dilerim.
*
İNİLTİ
Mavisiyle, alıyla, yeşiliyle
Dünya sizin olsun.
Verin bana karalarımı
Verin!..
Parıl parıl güneşiyle
Gündüzler size kalsın,
Getirin bana gecelerimi
Getirin!..
Göndermesin yıldızlar
İhtiyacım yok ışığa
Çekin perdeleri
Çekin!..
*
AYDINLIĞA DOĞRU
Mavisiyle, alıyla, yeşiliyle
Evren ne hoş…
Atın artık karaları
Atın!..
Parıl parıl güneşiyle
Gündüzlere bakın,
Yakın artık geceleri
Yakın!..
Hem gülüyor yıldızlar,
Sunuyor ışıklarını…
Açın artık perdeleri
Açın!..
*
DÜŞMAN BİLİN
Yalnızlığımı
Eğer kaybedersem,
Karanlık gecelerime
Bir son dersem
Beni düşman bilin
Karamsar anılarım
Beni düşman…
Eller gibi
Muradıma erersem,
Mutlular arasına
Ben de girersem,
Beni düşman bilin
Karamsar anılarım
Beni düşman…
*
YEMİN
Yıllarca koştum peşinden de
Utanıp bakmadın yüzüme…
Şimdiyse yemin ettim ben de
Bir daha mı basmam izine…
*
YAŞAM KÖPRÜSÜ
Bir köprüden geçiyoruz
Bir köprüden…
İnişli, yokuşlu yüzü
Geçmesi yoracak bizi…
Bir set, bir çukur yakasında
Yaşam denen bir köprü ki,
Doğumla ölüm arsında.
*
HER SABAH (2)
Her sabah
Bir neşe duyarım
Çünkü her sabah;
Yeni bir güne başlarım.
Akşam olunca
Düşünceye dalarım,
Çünkü akşam olunca;
Ömür defterinde
Bir gün karalarım.
*
BİR ANI
Gökleri deniz sandım
Bu akşam.
Bulutlar dalga dalgaydı,
Mavimsi…
Yüzmek için uzandım,
Garipsi…
*
UZUN YOL
Bir yolculuk ki
Gideceğiz yıllarca,
Bizler değişeceğiz
Her adımda…
Değişeceğiz amma,
Nihayet bitecek
Bu yol da…
*
ARAYIŞ VE HAYAL
Çölün yakıcı sıcaklığında
Islak dudaklarını arıyorum,
Susuzluğumun sınırı yok;
Çıldırmış tüm arzularım
Alabildiğine sonsuz…

İşte bir hurma ağacı
Gölgesinde biz varız.
Kumların üstü sıcak,
Hararetle kıvranıyor
Vücutlarımız.

Hayal de olsa
Seninle yaşıyorum,
Sen varsın her şeyimde.
Dudakların
Hep dudaklarımda,
Gözlerin hücre hücre
Hep gözlerimde, bak..!

Bin hayalle gideriyorum
Susuzluğumu,
Beynime mıhlıyorum
Çılgın arzularımı…
Ve
Bir büyük yokluk içinde,
Yaşamağa çalışıyorum.
*
SALLAN DÜNYA
Sallan dünya,
Sallan ayağımın altında
Bunca yıl yaşamışsın
Uzun ömrün ezmiş
İhtiyarlamışsın
İnsanlar kölen olmuş
Durmadan kaynamışsın
Sen almış
Sen satmışsın
Şimdi de yaptıklarına
Üzülüyorsun belki
Sallanmakta haklısın
Sallan dünya
Sallan
*
ANAM
Uçtum bulutlara doğru
Bulutlar sonsuz…
Bulutlar kara
Yaşanılmıyor burada
Yaşanılmıyor anam!

Yalnızım alabildiğine
Her taraf ıssız,
Kuş bile uçmuyor
Uçmuyor burada anam!

Bütün renkler karışık,
Gözün faydası yok adama,
İleriyi göremiyorum,
Göremiyorum anam!

Kollarım bağlı,
Bacaklarım tutmuyor,
Ve sana varamıyorum
Varamıyorum ben anam!
*
ÖMÜR BU
Saatler durmadan işliyor,
Günler, haftalar, aylar,
Seneler çabucak geçiyor.
Ve zevkini almadan hayatın,
Bir ömür bitiyor.
*
GÜNEŞİM
Aydınlık olsa da
Gündüzler dünyada,
Sen olmayınca
Kalıyorum karanlıkta.
Şu benim gönlümü
Güneş değil,
Sen aydınlatırsın
Karanlık olsa da
Gecelerim dünyada…
*
BİR DUA
Dua edelim
İsteyelim yardımı,
Kabul olur
Allah’a vardı mı;
“Kavuştur bizi
Mevlâm!
Bahtiyar kıl ikimizi,
Halimize acı
Bilirsin derdimizi”.
*
MİNNET YÜKÜ
Fakir gelmişsin dünyaya
Bir kere…
Mutlak gireceksin
Minnet yükü altına
Gireceksin.

Ölünceye dek çekeceksin,
İnleyeceksin.
Hele bazen
Kalmayacaksın altından.

Allah’ım her şeye razıyım,
Beni kurtar bu yükten!
Bir yenisini yükleme,
Yükleme yalvarırım!
*
BİTTİM ARTIK
Bir gülümdü o benim,
Soluverdi elimde.
Hayatımdı o benim,
Ölüverdi elimde.

Artık her gün ağlarım,
Bir sel olup çağlarım,
Gazel döken bağlarım,
Yanıverdi elimde.

Daha neler göreyim,
Zehir oldu böreğim,
Aşkla çarpan yüreğim,
Kalıverdi elimde.
*
YETER
Dağlama ey ateş,
Yeter artık,
Dağlama içimi!
Bu kadar yanmak
Yetmez mi?

Bu aşk ateşinde
Bir gün Kerem gibi,
Kül olursam anne,
Ağlama emi
Ağlama benim için.
*
GÜLMEDİM
Hoş bir gün görmek,
Nasip mi bana?
Her günle ölmek,
Kasıt mı bana?

Niçin doğmuşum
Bilmem anamdan,
Ben hiçbir zaman
Kurtulmam gamdan.
*
YİRMİNCİ ASIR
Bu da yirminci asır
Silâhların konuştuğu yerde
İnsanlar susar
Yollar susar
Susar dağlar
Bir ara gümbürtülerle
Kopar kızılca kıyamet
Hasso, Memo atar
Atar da atar

Bu da yirminci asır
İşte isimsiz cephede
Kahpe kurşunlar
Yozlaşmış ellerde
Amansız çırpınışlar
Ansızın düştü yere Cemo
Kalbinden kanlar akar
Akar da akar

Bu da yirminci asır
Küçük bir evrende
Büyük bir savaştır
Oysa ki
Bilinçli bir kuşam
Adam salar uzaya
Burada mezara
Yavruları arkada
Bakar da bakar

Bu da yirminci asır
Kardeşce yaşamaların ötesinde
Kin dolu insanlar, kin
Niçin, niçin
Ya kana kandır istenen
Ya da bir dilim ekmek
Aslanın ağzındaki
Kim kaparsa kapar
*
YILDIZIM
Kimseye benzemezdin,
Çok güzeldin.
Gülenle güler,
Ağlayanla ağlardın.
Tatlı bir kızdın,
Elâ gözlerinle
Ta uzaktan parlardın.
Sen kız değil,
Yere inmiş yıldızdın.
*
BAKIŞLARINA
Ne hayat var bu bakışlarda,
Mevsim hap yaz, güneş hep orda.
*
DEĞİL
Baharımda yitirdim,
Tüm yeşillerimi…
Bana güz ırak değil,
Irak değil…

Bir türlü durulmadım
Seller elinde,
Hayat bulanık, berrak değil,
Berrak değil…

Bugün yıllar ardından
Maziye bakarken,
Gönlüm kavruk, kurak değil,
Kurak değil…
*
UNUTMAK MI?
Seni hiç unutamıyorum,
Darmadağın hayallerimde
Koçtukça koşuyorsun.
Bir kuş olmuşsun
Ruhumun enginliğinde,
Uçtukça uçuyorsun.
Sıcacık aşkınla
İçimde alevlenip,
Coştukça coşuyorsun.
*
KARANLIK
Geçse bu geceler,
Görsem gündüzleri.
Sevmem karanlığı,
Görsem gündüzleri.

Gitmez mi bu hüzün?
Şu gönlüm pek üzgün,
Hep gece midir gün?
Görsem gündüzleri.

Görmez mi her âşık?
Renkler ne karışık…
Yok mu ki bir ışık?
Görsem gündüzleri.
*
SESSİZ ODAM
Dışarıda fırtına var,
İçeride ben…
Ben ve dalgalar
Büyüyen, uzaklaşan
Kararan…
Sessiz odam serin,
Sessiz odamda
Düşünürüm derin derin.
Ezgiler, çizgiler
Kırık dökük…
Bir sürü boşluk,
Bir sürü delik.
Yamarım, yamarım
Yine sökük…
*
ESMER KADIN
Seni toprağın bağrında
Kızgın güneşin altında
Ekin yolarken gördüm
Yalınayaktın
Yarıklar vardı koca koca
Ellerinde ve ayaklarında
Çatlaktı dudakların
Belli ki susuzdun
Kuraktı seninde evrenin
Ama yine de gülüyordun
Biliyordun suçsuzdun
Yaşıyordu kaderin
Tenin kapkaraydı
Belki renklerin vardı
Düşünde canlı canlı
Yalnızdın
Kocan nerde dedim bir ara
Cevap verdin “Çukuova” da
Anladım senin değildi Mehmed’in
O gurbetlerin
İki ayrı dünyada yaşıyordunuz
Hem de en içlisini öykülerin
(Temmuz 1966- Mağara)
*
ARAMA
Bir gün beni ararsan
Üstümde otlar göreceksin.
Aralarından iki karanfil
Sana acı acı gülecek,
Ve gözlerinden üstlerine
Birkaç damla yaş dökülecek.
*
İSTER MİSİN?
Bizim de küçük bir dünyamız olsun,
İçinde önceleri ikimiz,
Sonra üçümüz, beşimiz olsun!
İster misin mutluluk dolsun?
Neşemiz taşsın her yana…
Gülücüklerimiz hiç eksilmesin,
Uzunca yaşayalım ömrümüzü
Aramızdan kara kedi geçmesin.
Dünyamız bizim olsun,
Biz dünyamızın,
İster misin?..
*
HER GECE
Yatarım gece geç vakit,
Gözlerim kapanmak bilmez.
Yatak bile dert olur,
Bir sağa dönerim,
Bir sola,
Öfkeyle söylenir karyola…
Her gece böyledir eksilmez,
Neden sonra
Düşünceler arasında kaybolur,
Dalarım uykuya…
*
BİR BAKIŞ
Sisli bir cam arkasından
Bakıyorsun hayata,
Darmadağın…
Fark yok yar saçlarından,
Bulmak mümkün mü
Aradığın?
Özlediğin günler kim bilir?
Daha ne kadar uzakta,
Renk renk gelecekler
Sandığın…
Yıllarca peşinden koştuğun
Hayaller hani?
İnandığın…
Şimdi söyle, yalan mı?
Yaşamaktan bıktığın,
Usandığın…
*
KIZIM
Bak kızım!
Dün bir tomurcuktun
Bugün çiçek olmuşsun.
Yarın kopacaksın dalından,
Bilmem kime koklanacaksın.
Belki ellerde gezeceksin,
Dilerim burnun kırılsın
Herkese çiçek olursan…
Hem açılma kızım,
Açılma bu kadar,
Bil ki solmak da var.
*
RÜYALARIM İÇİN
Görmüyor gözlerim,
Gündüzler karanlık,
Karanlık bana…
İsterim geceleri,
Geceler aydınlık,
Aydınlık bana…
*
BABAMA
Bu sigarada
Ne teselli bulursun?
Söyle bana.
Yokluk içinde
Yapma bunu,
Paran bol mu cebinde?
Sabahtan bir paket
Akşam olmadan
İçip tüket…
Söyle baba
Ne teselli bulursun,
Bu sigarada?..
*
MAZİYE SESLENİŞ
Aklıma eski günler geliyor da,
Hayret ediyorum doğrusu…
Neler söylemiştim uluorta.
“Sensiz yaşayamam” diyordum,
Önce kendime şaşıyorum,
Toy insan ne yaptığın bilmiyor,
Halbuki pek alâ yaşıyorum.
Görmeden duramazdım,
Arardım, bulurdum
Çokta kurnazdım.
Sanki her şeyimmiş gibi
Hayallerimden çıkaramazdım.
Düşünüyorum da neler yapmışım,
Hayret ediyorum doğrusu,
Ben ne kadar safmışım?..
*
MEÇHUL SEVGİLİ
Yıllardır aradığım
Fakat bulamadığım,
Damarlarımda ılıklığını,
Kalbimde yanıklığını duyduğum,
Köşe-kapmaca oynar gibi
Peşinden koştuğum
Meçhul sevgili…
Bir gün kavuşacak mıyım?
*
BAYRAM GÜNLERİ
Gözümden birkaç damla yaş döküldü,
Geldi gene işte bayram günleri…
İçim kanla doldu, yaram deşildi,
Geldi gene işte bayram günleri…

Sıla aklımdan geçti, bir hoş oldum,
Gurbet acısıyla yine sarhoş oldum,
Yenildim feleğe, fena tuş oldum,
Geldi gene işte bayram günleri…

Bayram sevinciyle eller gülerken,
Yaşlı gözlerimi şöyle silerken,
Ulu Tanrı’dan hoş bir gün dilerken,
Geldi gene işte bayram günleri…

Herkesin neşe aldığı günlerde,
Güzel sözler varken bütün dillerde,
İsmail dertlenir gurbet ellerde,
Geldi gene işte bayram günleri…

*